Tüzel kişi, hukuk bakımından birçok kişinin veya malın topluluğundan doğan ve tek bir kişi sayılan oluşumdur. Belli bir amacı gerçekleştirmek üzere kişi veya emtia (mal) topluluğu şeklinde bağımsız olarak örgütlenmiş, haklara sahip olabilen, borç veya alacak edinebilen varlıklara tüzel kişi diyoruz.
- Dernekler (Derneklere ilişkin yasal düzenlemeler, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) ve 5253 sayılı Dernekler Kanunu gibi temel kanunlarda yer almaktadır. Dernekler, kazanç paylaşma dışında, kanunlarla yasaklanmamış belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, en az yedi gerçek veya tüzel kişinin, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kişi topluluklarıdır.)
- Sendikalar (2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev Ve Lokavt Kanununun 2 maddesinde Sendikalar“ İşçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için meydana getirdikleri tüzelkişiliğe sahip kuruluşlara denilir.” şeklinde tanımlanmaktadır.)
- Siyasal partiler (2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. maddesinde siyasi partiler, “Anayasa ve kanunlara uygun olarak; Cumhurbaşkanı, milletvekili ve mahalli idareler seçimleri yoluyla, tüzük ve programlarında belirlenen görüşleri doğrultusunda çalışmaları ve açık propagandaları ile milli iradenin oluşmasını sağlayarak demokratik bir Devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden ve ülke çapında faaliyet göstermek üzere teşkilatlanan tüzel kişiliğe sahip kuruluşlardır.” şeklinde tanımlanmıştır.)
- Vakıflar (4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 101. maddesinde vakıf, gerçek ve tüzel kişilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleriyle oluşan tüzel kişiliğe sahip mal toplulukları şeklinde tanımlanmıştır.)
- Kooperatifler (1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 1. maddesinde, kooperatifin tanımı;‘‘Kooperatifler Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklardır.’’ şeklinde tanımlanmaktadır.)
- Ticaret ortaklıkları (6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 124/1 maddesine göre; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketleri ticaret şirketi olarak kabul görmektedir. Aynı yasal düzenlemenin 2. Fıkrasında ise; TTK´da, kollektif ile komandit şirket şahıs; anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket sermaye şirketi sayılacağı hüküm altına alınmıştır.)
Kamu Tüzel Kişileri
Kamu otoritesine sahip, kamu görevi yapan tüzel kişilerdir. Bir ülkedeki en büyük tüzel kişilik devlettir. Gerçek kişi olmadıkları halde sanki gerçek kişi gibi işlem görürler. Kendilerini oluşturan ortaklardan, üyelerden veya temsilcilerden bağımsızdırlar. Örneğin üniversitenin mal varlığı Rektöre değil, üniversite tüzel kişiliğine aittir.
- YÖK,
- Üniversiteler,
- Savunma Sanayii Müsteşarlığı,
- Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu,
- TODAİE,
- TÜBİTAK,
- Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü,
- Orman Genel Müdürlüğü,
- Vakıflar Genel Müdürlüğü,
- Karayolları Genel Müdürlüğü,
- Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü,
- Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü,
- Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü,
- Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü,
- Türk Akreditasyon Kurumu,
- Türk Standartları Enstitüsü,
- Millî Prodüktivite Merkezî,
- Türk Patent Enstitüsü,
- Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü,
- Türkiye Atom Enerjisi Kurumu,
- Sosyal Güvenlik Kurumu,
- Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü,
- Radyo ve Televizyon Üst Kurulu,
- Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu,
- Sermaye Piyasası Kurulu,
- Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu,
- Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu,
- Kamu İhale Kurumu, Rekabet Kurumu,
- Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu, “vb.
- İl özel idareleri,
- Belediyeler
- Köyler
Gerçek Kişi İle Tüzel Kişi Arasındaki Farklar
- Gerçek kişi doğumdan itibaren sağlıklı olması şartıyla ölümüne kadar geçen süredeki bireydir.
- Tüzel kişi gerçek insandan bağımsız olarak dernek, vakıf ya da kamu kurumları kapsamında ele alınmış topluluktur.
- Gerçek kişi kendi hak ve özgürlükleri kapsamında borçlu ya da alacaklı olabilir.
- Tüzel kişi ticari ve sosyal amaçlara yerine getirmek için kurumuş bir topluluktur.
- endi başına herhangi bir borçlanma ya da alacaklı yerine geçemez.
Tüzel Kişilik Nasıl Kazanılır?
Başlı başına bir varlığı olmak üzere örgütlenmiş kişi toplulukları ve belli bir amaca özgülenmiş olan bağımsız mal toplulukları, kendileri ile ilgili özel hükümler uyarınca tüzel kişilik kazanırlar. Amacı hukuka veya ahlâka aykırı olan kişi ve mal toplulukları tüzel kişilik kazanamaz.
Bu yazımız da ilginizi çekebilir: Adi Ortaklık Nedir?
Tüzel Kişiliğin Sona Ermesi
Tüzel kişiler ya kendiliğinden ya da yetkili organın veya makamın kararıyla sona erebilirler. Bir tüzel kişinin kanunda belirtilen hallerde, başka bir işleme gerek kalmaksızın, kanun gereği kendiliğinden sona ermesine dağılma (infisah) denir.
Tüzel Kişiliğin Kazanılması Sistemleri
Tüzel kişiliğin kazanılmasına ilişkin üç farklı sistem vardır. Bu sistemler izin sistemi, tescil sistemi ve serbest kuruluş sistemidir.
1.İzin Sistemi
Tüzel kişiliğin doğmasına ilişkin bu sistemde, tüzel kişi, ancak devletin vereceği izinle doğabilir. Devlet adına izin verme yetkisini kullanan mercilerin, izin verip vermeme konusunda takdir yetkilerinin olduğunu söylemek gerekir. Bu sistemin daha çok totaliter rejimlerde kullanıldığını söylemek yanlış olmayacaktır, zira devlet adına izin verme yetkisini kullanan mercilerce, tüzel kişiliğin kurulmasına izin verilmemesi işlemine karşı herhangi bir itiraz veya yargı yoluna başvurulamayacaktır. Dolayısıyla bu sitemin, örgütlenme özgürlüğüne engel olabileceği de söyleyebiliriz. Şöyle ki, bu sistemle, bir derneğin, vakfın veyahut sendikanın kurulması işlemi, devletin tasarrufuna bırakılacak olup bu durumda, örgütlenme hakkının kısıtlanacağı tartışılmazdır. Bu sistem ise Alman Hukukunda iktisadi dernekler için uygulanmaktadır.
2.Tecil Sistemi
Bu sistemde, ilgili merci dernek tüzüğünde, kanunun emredici hükümlerine uyulup uyulmadığını araştırmaktadır. Kanunun emredici hükümlerine uygunluk tespitinin yapılması halinde, ilgili merciin izin verme zorunluluğu vardır. Bu sistemde idarenin tüzel kişilik kazanılmasına ilişkin izin sistemindeki gibi bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Tescil sisteminde dernekler, dernekler siciline kayıtla tüzel kişilik kazanırlar. İlgili merciin haksız yere izin vermemesi ve tüzel kişilik kazanılamaması halinde ise, izin vermeme işlemine karşı dava açılabilmesi ise bu sistemde mümkündür. Bu sistem, Alman Hukukunda iktisadi olmayan dernekler için uygulanmaktadır.
3.Serbest Kuruluş Sistemi
Serbest kuruluş sisteminde tüzel kişiliğin oluşmasında devletin müdahalesi yoktur. Burada, kişi topluluğunu oluşturanların bir araya gelme iradesi yeterli sayılmakta ve bu iradenin ortaya konulmasıyla tüzel kişiliğin kazanılması yeterli görülmektedir. Dolayısıyla da topluluğun tüzel kişilik kazanması için herhangi bir yerden izin alma ya da herhangi bir yere başvuru şartı aranmayacaktır. Ancak bir araya gelme iradesiyle ulaşılmak istenen amaç kanuna ve ahlaka aykırı olmamalıdır. TMK m.47/2’de bu husus düzenlenmiştir. Serbest kuruluş sistemi diğer iki sisteme göre daha esnek yapıda ve daha özgürlükçüdür.
Ahmet
Faydalı bir içerik teşekkürler.
Kemal Turan
Tüzel kişilik ile alakalı iyi bir kaynak teşekkürler.
Cengiz han
İyi içerik teşekkürler.